Osmanlıdan Cumhuriyete Stüdyo Andriomenos
Nicolas Andriomenos Osmanlı dönemi fotoğrafçılarından. Kendi adıyla açtığı stüdyosundan geriye kalan başarılı portreler onun ne kadar önemli bir fotoğrafçı olduğunu kanıtlıyor. Bu yazıda Andriomenos’a ait, Malumat dergisinde çıkan bir haberden ve İnci dergisine kapak olan bir fotoğrafından hareketle stüdyonun tarihçesine küçük bir katkı yapacağım. Belki hayatına ve stüdyosuna ait kaleme alınmış ancak farklılık gösteren bilgi ve tespitlere de sağlama olabilir.
Tüm kaynaklar Andriomenos’un, fotoğrafı Abdullah Biraderlerin yanında öğrendiği yönünde. Ancak ünü dünyaya yayılmış olan Abdullah Biraderler mi (Kevork, Hovsep, Viçen) yoksa kendi adına bir stüdyo işleten diğer kardeş Kosmi Abdullah mı? Şimdiye kadar araştırmacılar bu konuda kesin bir sonuca varmamışlarsa da, 7 Eylül 1895 tarihli Malumat dergisindeki ilan onun fotoğrafı, Abdullah Biraderlerin yanında öğrendiğini vurgulamaktadır.
“Memleketimizde yetişmekte olan erbab-ı sanayiden (sanat erbabından) biri de Fotografi Nikolaki Efendidir. Mumi-ileyh (ismi evvelce geçen) fotografî-i şehir (meşhur fotoğrafçı) izzetlû (İtibarlı) Abdullah Efendi biraderlerin fotoğrafhanesinde birçok seneler ibraz-ı liyakat ettikten sonra (layık olduğunu gösterdikten sonra) Beyoğlu’nda Doğru yolda, Santral birahanesinin karşısında ve Sultan Beyazıt’ta fırın üzerinde iki bâb fotoğrafhane küşad ederek (açarak) müşterileri her vechiyle (yönüyle) memnun etmekte bulunmuştur.”
Beyazıt’ta Kökçüler Başı 99 nolu adreste bulunan bu stüdyoyu devraldığı tarihte de görüş birliği bulunmamakla birlikte, Beyoğlu’nda açtığı şubenin tarihini, yine bu habere dayanarak 1895 yılı olarak belirleyebiliriz. Zaten Osmanlı ticaret yıllıkları da bu haberi doğrulamakta. Dergide bir de Andriomenos’un fotoğrafı yer almaktadır ki, o da günümüze ulaşan tek portresi gibi görünüyor.
Osmanlı Döneminde İstanbul’un en popüler mekânı ve en batılı çehresi olan Beyoğlu aynı zamanda stüdyoların da en yoğun yerleşim alanlarının başında gelir. Andriomenos da Grand Rue de Pera olarak anılan İstiklal Caddesi 281 nolu yerde uzun yıllar varlık gösterebilmiş başarılı bir fotoğrafçıdır. Stüdyodan geriye kalan pek çok fotoğrafı bunun bir kanıtı olarak gösterebiliriz. Yanı sıra, çok fazla olmasa da Andriomenos’un da diğer stüdyolar gibi dış çekimler yaptığı da bilinmekte.
Elimize ulaşan bazı fotoğraflar Andriomenos’un Kadıköy’de de bir şube açtığına işaret etmektedir. Ancak bu şubeden çıkmış fotoğraflara nadiren rastladığımız için kısa bir süre açık kaldığı düşüncesini doğuruyor.
Andriomenos Osmanlı sarayıyla da ilişki içindedir. Reşat Ekrem Koçu fotoğrafçının, şehzadeliği döneminde Vahdettin Efendiye fotoğrafçılık dersleri verdiğinden söz eder. İnci dergisinin kapağında Hatice Sultanın oğlu ve kızının yer aldığı fotoğrafı incelediğimizde, bu fotoğrafın Andriomenos’a ait olduğunu dekor ve aksesuarlarına bakarak söyleyebiliriz ki bu da fotoğrafçının sarayla olan ilişkilerini kanıtlamaktadır.
Yukarıda Andriomenos damgalı fotoğrafta gördüğümüz köpek aksesuarı, Hatice Sultanın çocukları gibi pek çoğunun ilgi kaynağı olarak kaydolup, bugünlere kadar ulaşmıştır.
İsmi 1923 yılından sonra Foto Saray olarak değiştirilen stüdyoya Andriomenos’un oğlu Athanasios da yardıma gelir. Yakın dostları tarafından ismi Tanaş’a dönüştürülen Athanasios babasının 1929 yılındaki vefatının ardından çalışmaları sürdürür.
Reşat Ekrem Koçu 1946 yılında Tanaş Andriomenos’la görüşmesinin ardından, İstanbul Ansiklopedisinde stüdyonun tarihçesini aktarırken, yarım asrı çoktan devirmiş bu köklü firmanın en eski arşivinin on yıllık olduğunu üzüntüyle yazar.
1955’den sonra Atina’ya yerleşen Tanaş Andriomenos 1988 yılında hayata gözlerini yumar.

Gülderen Bölük

Son Yazıları Gülderen Bölük (Tüm Yazıları)
- Turgay Tuna ve Son Kitabı ‘Mezarlar ve Mumyalar’ Üzerine… - 01 Temmuz 2017
- Fotoğraf Tarihinin ‘Ölümsüz Yöntemi’ Ambrotipler - 04 Mayıs 2017
- Fotoğraf ve Resmin Etkileşimi - 04 Mart 2017